Hastalıklar da dijitalleşti

02-04-19 vrlab 0 comment

İSTANBUL,(DHA) – İstanbul Aydın Üniversitesi’nden bir grup öğretim üyesinin hazırladığı ‘Dijital Hastalıklar’ kitabı piyasaya çıktı. Kitap, gerçeğin dijital temsilini yaşayanlarda görülen sorunları değerlendiriyor.

Uzunca bir süredir yaşamın merkezinde yer alan dijitalleşme, hastalıklarda da görülmeye başladı. Dijital ve yeni medya kullanımına kendini kaptıranlarda görülen ‘dijital hastalıklar’ bir araştırmanın konusu olacak hale gelmiş durumda.

İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) İletişim Fakültesi’nden bir grup öğretim üyesinin hazırladığı “Dijital Hastalıklar” kitabı, Der Yayınevi etiketiyle kitap raflarındaki yerini aldı.

Öncülüğünü İAÜ İletişim Fakültesi Yeni Medya Bölüm Başkanı Doç. Dr. Deniz Yenğin’in, editörlüğünü ise ünlü televizyoncu, İAÜ İletişim Fakültesi’nden Dr.Öğr. Üy. Gökmen H. Karadağ’ın yaptığı 290 sayfalık kitabın önsözü ise, İzleyicilerin “Arena” programından hatırlayacağı, bir başka ünlü televizyon habercisi Emeritus Prof. Dr. Haluk Şahin’e ait.

Emeritus Prof. Dr. Haluk Şahin’in, “Alametler tamam, yeni bir çağdayız. Bu çağın temel belirleyicisi dijital iletişim olgusu. Öyleyse, insanlığın bu yeni evresinde, “Durun bakalım, bize ne oluyor” sorusu çok önemli” ifadelerinin yer aldığı kitabın önsözü şu şekilde devam ediyor:

“Bu kitapta yer alan makaleleri yazanlar da kendi mütevazı enstrümanlarıyla, bu büyük soruya yanıt aramaktalar. Her şeyden önce cesaretleri nedeniyle kutlanmayı hak ediyorlar. Dalganın patladığı yerdeler.”

‘Dijital Hastalıklar’ kitabı, neredeyse gerçeği değil de gerçeğin dijital temsilini yaşayanların yakalanmaya başladığı, sanal ortamlara maruz kalmaktan kaynaklanan ‘sanal gerçeklik hastalığı’, kendini gerçek hayata kapatıp sanal yaşamlara ve fantazyalara dalmış insanların ‘dijital esriklik’, bağlı olmak ile bağımlı olmak arasındaki ince çizgiyi aşanların yakalandığı ‘dijital bağımlılık’, özellikle çocukları bekleyen büyük tehlike “dijital oyun bağımlılığı”, her ne kadar başka bir bağlam için söylenmiş olsa da insana Tevfik Fikret’in ‘Yiyin efendiler yiyin, doyuncaya, tıksırıncaya, çatlayıncaya kadar yiyin!’ sözünü hatırlatan ‘tıkınmalı izleme’, narsizmin çevrim içi çağa taşınmış hali ‘ego sörfü’, ‘Acaba sosyal medyada boy gösteren birtakım uyumsuz tipler Diogenes’in modern versiyonları mı?’ dedirten ‘dijital kinizm’, sanal ortamların çerçeveleme hızı değişiminin kullanıcı deneyimine etkileri gibi hastalıkları, rahatsızlıkları ve bozuklukları ele alıyor.

İlişim